Netameli bir konu bu HAYVAN SEVMEK mi? İNSAN SEVMEMEK mi?
Konuya CANLIYI sevmek ya da sevmeyi becerebilmek açısından bakmak lazım.
Evcil hayvanların evde yaşaması vahşi hayvanların doğada yaşaması beklenirken, evcil hayvanları sokağa mahkûm etmek bir yönü ile belki de esas merhametsizlik budur diye düşünürüm.
Sokakta yaşayan hayvanlara sözde sevgi ve merhamet gösterdiğini düşünenlerle ilgili bir anket yapılsa acaba kendi yakın AKRABA ve KOMŞULARI ile ilişiklileri nasıldır?
Buradan şuraya varmak istiyorum, sokakta yaşamaya mecbur BIRAKILMIŞ hayvanlarla ilgili sözde merhamet gösterenlerin aslında beşerî münasebetlerinin hiçte zannedildiği gibi olmadığı kanaatindeyim.
Bu yazıyı okuyan ve sokakta yaşamaya mahkûm edilmiş hayvanlara sevgi beslediğini düşünenlerin tepki göstereceklerini biliyorum ama yazının devamında bu düşüncemin sebebini gerekçelendireceğim.
Yüreğinde sevgi ve merhamet taşıyanların bu duygulularının sadece BAŞIBOŞ sokakta yaşamaya mecbur kalmış canlılar için olması bana pek de inandırıcı gelmemiştir.
Zira hayvan sevgisi insan sevgisinden fazla ise bu merhametin değil vicdanın tesellisidir.
Sokakta yaşamaya mecbur kalmış hayvanların insanlara özellikle de çocuklara karşı yapılan saldırılarını göz önünde tutarsak ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır.
Saldırıya uğramış çocukların yaşadığı psikolojik travmaları veya ısırılmış, parçalanmış hatta öldürülmüş insanların sevenlerinin yaşadıklarını görünce konuya olan yaklaşımımız daha iyi anlaşılır.
Bunun içindir ki sokakta yaşamaya mahkûm edilmiş EVCİL hayvanların SOKAK TERÖRÜNE yol açmasını engellemek için birkaç tavsiyemiz var.
Bu terörün bitirilmesinin yolunun hem KAMU hem KİŞİ olarak elimizi taşın altına koymaktan geçtiğini düşünüyorum.
KAMUSAL GÖREVLER
Bugün ortalama başıboş ve sokaklarda terör yaşatan hayvan sayısı 4 milyon civarında. Nasıl ki tarım ve köy işlerinden sorumlu bakanlık küçük ve büyük baş hayvanları veterinerler aracılığı ile KAYIT ALTINA almış, onların sayısı ve sağlığı hakkında bilgi sahibi ise aynı şeyi başıboş hayvanlar içinde yapmalıdır.
Vakti ile insanlar için DOĞUM KONTROLÜ yaparak nüfusu denetim altına almak isteyen devlet, benzerini başıboş hayvanlar içinde yapmalıdır.
Önce tüm sokaklarda ki başıboş hayvanların tamamını belediye ve köy işleri bakanlığı marifeti ile toplamalı hepsini tek tek fişlemeli, temizliği ve sağlığı konusunda gerekli işlemleri yaptıktan sonra bunları SAHİPLENDİRMELİDİR.
En az 1 yıl bu barınaklardan sahiplenilen hayvanlar o kişiye ZİMMETLENMELİ ve bu hayvanların bakımı için her ay yeterli oranda maddi yardımda bulunulmalıdır.
Nasıl ki Devlet engelli ve yaşlı bakım bedeli ödüyorsa hayvan bakımına (en fazla 1 hayvan için) teşvik vermeli zimmet edilen kişiye en az 1 yıl ücret ödemelidir.
Kamuya bağlı sosyal hizmetler birimi bu hayvanları belirli periyodlarla denetlemeli sahiplenme kriterlerine uymayanlara yaptırım uygulamalıdır.
Her hayvan kaydı tutularak deri altından elektronik çip ile fişlenmeli, bu hayvanlardan doğan sorunlar hayvan sahibinden tazmin edilmelidir.
Kayıt dışı hiçbir hayvan kalmamalı, her hayvan kamusal veya kişisel olarak birinin hukuki sorumluluğunun altında olmalıdır.
Barınaklardan hayvan sahiplenmenin yetkisi bir yasa ile ruhsata bağlanmalı ve SAHİPLENME hakkını SAHİP ÇIKMA liyakatine dönüştürmelidir.
Ancak bunlar yapılınca sahiplenilmeyen bu hayvanlar 3 ay sonra KISIRLAŞTIRILIP 6 ay sonra da UYUTULABİLİR olmalıdır.
KİŞİSEL GÖREVLER
Her kişi mevcut sahibi olduğu hayvanı kamuya kayıt ettirmeli ve hayvanın kişiye veya çevreye vereceği her türlü zararı telafi etme sorumluluğunu almalıdır.
Bu kişiler barınaklardan sahiplendikleri hayvanların her türlü bakımını yapabilecek ehliyet ve ruhsata sahip olmalıdır.
Sözde HAYVANSEVERLERİN özenti ile baktıkları batının sokaklarında bu türden başıboş bir hayvan görüntüsünün olmadığını bilmeleri gereklidir.
Unutulmamalıdır ki kontrolsüz sokaklar, yaşatılan canlıların değil terörün yuvası olur.
Bu durumu teşvik edenler KAR HIRSI ile (mama lobisi) hayvan sevgisini kendi çıkarları için suistimal ettiler.
Son söz: EVCİL hayvanların sokakta BAŞIBOŞ yaşamaları, medeniyetin göstergesi değil bilakis gayri medeniliğin alametidir.
Yorumlar
Son Haberler