Havalarin sogumasiyla beraber; nezle, halsizlik, yorgunluk gibi belirtiler hemen hemen herkeste görülüyor. Çevresel etkiler; stres, mevsimsel degisiklikler, düzensiz ve yetersiz beslenme gibi etkenlerle bagisiklik sistemi zayifliyor, vücut hastaliklara açik hale geliyor. Bu dönemde dogru gidalari uygun miktarlarda tüketmek hastalik riskini en aza indiriyor. Memorial Atasehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Dyt Gözde Serin, bagisiklik sistemini güçlendiren gidalar hakkinda bilgi verdi. Bagisiklik sistemini koru zinde kal Bagisiklik sistemi vücudu mikroplara, bakterilere ve virüslere karsi koruyan en önemli savunmadir. Hastaliklara yakalanmamak için saglikli beslenme, düzenli egzersiz, yeterli uyku ve stresten uzak durabilmek çok önemlidir. Asiri alkol tüketimi, sigara kullanimi, çok yagli beslenme, hava kirliligi gibi birçok etken, “serbest radikal” denilen maddelerin olusmasina sebep olmaktadir. Bu maddeler hücre içine girer ve hücrelerde hasara neden olarak kalp ve damar hastaliklari, kanser, diyabet, grip, nezle gibi rahatsizliklara zemin hazirlar. Yedigimiz birçok besinde bulunan antioksidanlar ise bu serbest radikalleri etkisiz hale getirip, bagisiklik sistemini güçlendirmektedir. Güçlü bir bagisiklik sistemi, gündelik hayatta zinde kalmayi saglamaktadir. Bu beyazlari sik tüketin Sogan ve Sarimsak: Sarimsak, halk arasinda dogal antibiyotik olarak anilmaktadir. Ona bu özelligi veren ise içeriginde bulunan, kükürtlü bir bilesik olan allisindir. Sogan ve sarimsak çok iyi birer antioksidan kaynagidir ve kansere karsi koruma özelligine sahiptir. Kötü kolesterolü ( Ldl ) düsürüp, iyi kolesterolü ( Hdl ) yükseltmektedir. Idrar söktürücü özelligi olan sogan, vücuttaki ödemin atimina yardimci olmaktadir. Sarimsak, antibakteriyel özelligi sayesinde vücudu enfeksiyonlara karsi da korumaktadir. Ingiltere’de yapilan arastirmalar; 12 hafta boyunca plasebo ve sarimsak özütü verilen 146 kisiden, sarimsak alanlarin üçte iki oraninda soguk alginligi riskinin düstügünü göstermektedir. Bununla birlikte haftada alti disten fazla sarimsak yiyenlerde % 30 daha düsük kolorektal kanser orani ve% 50 daha az mide kanseri orani oldugu saptanmistir. Mantar: Sadece hayvansal gidalarda bulunan B12 vitamininin ve yine D vitamininin dogal olarak bulundugu nadir besinlerden biridir. Mantarda kanserden koruyan ve bagisikligi kuvvetlendiren antioksidan olarak da kabul edilen selenyum minerali bolca bulunmaktadir. Ayrica C vitamini, fosfor, potasyum ve bakirdan zengin olup vitamin ve mineral içerigi açisindan çok zengin oldugu görülmektedir. Bu da mantarin; bagisiklik sistemini kuvvetlendirmede, kalp sagligini korumada, bazi kanser türlerini önlemede etkin rol oynamasini saglamaktadir. Yüzyillardir, insanlar saglikli bir bagisiklik sistemi için mantar tüketmektedir. Arastirmalar, mantarlarin beyaz kan hücrelerinin üretimini ve aktivitesini artirdigini göstermektedir. Probiyotik destegi çok önemli Yogurt: Probiyotikler veya yogurtta bulunan "Canli aktif kültürler", bagirsak ve bagirsak yollarini hastaliklara neden olan mikroplardan uzak tutan saglikli bakterilerdir. Ek formda olsalar da, Avusturya Viyana Üniversitesi'nde yapilan bir arastirma, günlük 200 gram yogurt tüketilmesinin bagisikligin artirilmasinda etkili oldugunu ortaya koymaktadir. Kefir: Probiyotik özelligi ile ilgili yapilan çalismalar, saglikli bagirsagin saglikli birey anlamina geldigini kanitlamistir. Bundan dolayi günde 1 su bardagi kefir mutlaka tüketilmesi önerilmektedir. Bir bardakta günlük A vitamini ihtiyacinin %10’ununu, kalsiyum ihtiyacinin %30’unu ve C vitamini ihtiyacinin %4’ünü almak mümkündür. Kefirde bulunan B12, B1, biotin ve K vitaminleri genel sagliga katkida bulunur. Kalsiyum ve magnezyum içerigi yüksek oldugu için kemik sagligini korumakta ve kemik kaybini önlemeye yardimci olmaktadir. Kefir ev ortaminda rahatlikla yapilabilmektedir. Yarim litre pastörize günlük süte bir tatli kasigi kefir mayasi eklenip karanlik bir odada 24 saat muhafaza edilir. Süre dolunca kefir hazir olmaktadir. Süzgeç yardimiyla maya kefirden ayrilip tekrar kullanilabilmektedir. Dogru kosullarda saklanirsa ömrü uzun olmaktadir. Antioksidan ve C vitamininden zengin meyveler tüketin Nar: Kis aylarinin vazgeçilmez meyvelerinden biri olan nar, tam bir antioksidan deposudur. Bagisiklik sistemini güçlendirerek birçok hastaliktan vücudumuzu korumaktadir. Yapilan arastirmalar narin anti-tümör etkisi oldugunu bu nedenle kansere karsi koruyucu oldugunu göstermektedir. Hazirlanan diyet listesi içerisinde nar tüketimine yer vermek, sik basvurulan bir yöntemdir. Bunun disinda kalp damar sagliginin korunmasinda da büyük rol oynayan nar, günlük olarak tüketebileceginiz meyvelerin basinda gelmelidir. 1 porsiyon meyve, 1/ 2 küçük boy nara denk gelmektedir. Turunçgiller: Çogu kisi soguk alginligi sonrasinda C vitamini alir. Çünkü bagisiklik sisteminizin olusmasina yardimci olmaktadir. C vitamininin beyaz kan hücrelerinin üretimini çogalttigi düsünülmektedir. Bunlar enfeksiyonlarla savasmanin anahtaridir. Greyfurt, portakal, mandalina, limon, misket limonunu dogru miktarlarda tüketmek önemlidir. Vücut bunu üretmediginden veya depolamadigindan, sagliginiz için günlük C vitamini gerekir. Hemen hemen tüm narenciye, C vitamini bakimindan zengindir. Aralarindan seçim yapabileceginiz çok çesitli seçenekler ile bu vitaminin herhangi bir ögüne sikistirilmasi kolaydir. Bu gidalar serbest radikallerin olusmasini önlüyor hücreleri koruyor Zencefil: B3, B6 vitaminlerini ve demir, kalsiyum,fosfor, sodyum, potasyum, magnezyumminerallerini içermektedir. Modern ve geleneksel tip bu besini ve baharatini sikça kullanmaktadir. Zengin içerigiyle birçok hastaliga iyi gelen zencefil, bagisiklik sistemini güçlendirmekte ve vücudu hastaliklara karsi dirençli hale getirmektedir. Son arastirmalarina göre zencefil kronik agrinin azalmasina ve kolesterol düsürücü özelliklere sahip olabilmektedir. Zerdaçal: Diger adi Hint safrani olan zerdeçal, zencefilgiller ailesinden baska bir besindir. Aktif maddesi curcumindir. Bol miktarda A ve E vitamini içermektedir ayrica demir, manganez B6 vitamini, potasyum ve bakir bakiminda oldukça zengindir. Bu parlak sari, aci baharat, yillardir hem osteoartrit hem de romatoid artrit tedavisinde anti-inflamatuar olarak kullanilmaktadir. Ayrica, arastirmalar, zerdeçalin ayirt edici rengini veren yüksek curcumin konsantrasyonlarinin egzersize bagli kas hasarini azaltmaya yardimci oldugunu göstermektedir. Serbest radikallerin olusmasina engel olmakta ve hücreleri korumaktadir. Çinko eksikligi enfeksiyona neden olabilir Çay: Dünyada ve ülkemizde çay toplumsal anlamda önemli yere sahiptir. Çayin etkili maddesi tein olup, içeriginde polifenol bulunmaktadir. Bilimsel bir arastirma sonucunda; 2 hafta boyunca günde 5 fincan siyah çay içen insanlarin, plasebo sicak içecek içenlere kiyasla kanlarinda 10 kat daha fazla virüsle savasan interferona sahip olduklari görülmüstür. Bu bagisiklik artisindan sorumlu amino asit olan L-theanine, hem siyah hem de yesil çay-kafeinsiz olanlarinda bol miktarda bulunmaktadir. Et: Bagisikligi destekleyici çinko mineralin baslica kaynagidir. Çinko eksikligi, az miktarda et tüketen, özellikle vejetaryenler için en yaygin beslenme eksikliklerinden biridir. Çünkü hafif çinko eksikligi bile enfeksiyon riskini artirabilmektedir. D vitamini ve çinko, beyaz kan hücrelerinin gelisimi için çok önemlidir. Yulaf ve arpa: Bu taneler beta-glukan, ekinezya'dan daha güçlü antimikrobiyal ve antioksidan özelliklere sahip bir lif türü içermektedir. Norveç’te yapilan bir çalismada hayvanlar bu bilesigi yediginde hasta olma ve hatta sarbona yakalanma olasiliklarinda düsüs olmustur. Insanlarda da bagisikligi artirir, yara iyilesmesini hizlandirir ve antibiyotiklerin daha iyi çalismasina yardimci olmaktadir.
Yorumlar
Yorum Yap