Gözden kaçırmayın

Resmi gazetede yayınlandı 16 ile yeni vali atandıResmi gazetede yayınlandı 16 ile yeni vali atandı

TOBB Afyonkarahisar Kadin Girisimciler Kurulu üyeleri, Lavanta Kir Bahçesi’nde bir araya gelerek 8 Mart Dünya Kadinlar Günü’nü kutladi. Toplantida açiklama yapan TOBB Afyonkarahisar Kadin Girisimciler Kurulu Icra Komitesi Baskani Berna Tokman, su ifadeleri kullandi: “Dünya Kadinlar Günü her yil 8 Mart'ta kutlanan ve Birlesmis Milletler tarafindan tanimlanmis uluslararasi bir gündür. 8 Mart Dünya Kadinlar Günü tüm dünyada kadinlarin esitlik, kalkinma, daha huzurlu yasam özlemlerini ve isteklerini dile getirdikleri, birlik ve beraberlik günü olarak kutlanmaktadir. Yurdumuzda da 8 Mart günü, kadinlarimizin liderliginde, kadinlara yönelik çalismalarla degerlendirilir. Birlesmis Milletlerin 8 Mart’i Dünya Kadinlar Günü olarak kutlanmaya karar verilmesinden sonra; Türkiye’de de 1980’lerden baslayarak ve özellikle 1990’lardan sonra farkli kadin örgütleri tarafindan daha çok kadin sorunlarinin tartisildigi günler olmustur. Dünya Kadinlar Günü kadin haklarinin kazanilmasinda nerelerden baslandigini ve bugünlere nasil gelindiginin hatirlanmasi için çok özel bir gündür. Kadinin özgürlügü öncelikle ekonomik bagimsizligindan gelir, iste tam da bu nedenle TOBB Kadin Girisimciler Kurulu olarak her zaman kadinin ekonomik hayat içindeki yerinin güçlendirilmesi yönündeki çabalarin ya öncüsü, ya destekçisi olmusuzdur. TOBB Kadin Girisimciler Kurulu olarak daha güzel ve refah bir Türkiye için, sosyal ve ekonomik  alanda daha fazla kadin olmasi gerektigine inaniyor ve bunu saglamak için çalisiyoruz. Çünkü biliyoruz ki kadin ekonominin can damaridir Toplumlarin gelecegini belirleyen yine kadinlardir. Ülkemizde nüfusun yarisi kadindir. Erkeklerle sahip oldugumuz bu sayisal esitligi ne ekonomik ne politik, ne de egitim ve sosyal alanlarda ne yazik ki koruyabilmis degiliz. Daha refah bir Türkiye için kadin istihdamini artirmali is ve üretim alanlarinda kadinlarimiza daha fazla yer açmaliyiz. Evimizin ocagimizin üretimimizin bel kemigi olan kadinlarimizin daha insanca muamele görmesi, esit bireyler olarak yasamasi ve en az erkekler kadar özgürlüklere sahip olmasi gerektigi inancindayiz. Ayrica, çalisma hayati içindeki kadinlarin, yönetim kademelerindeki kadinlarin yasadiklari sorunlara da dikkat çekmek zorundayiz. Kadin sorunu ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel bir konudur. Üzülerek belirtmeliyiz ki gerek eg?itim, gerek ekonomik özgürlükler gerek aile içi konusunda kadinlarimizin durumu düsündürücüdür. Cinsel taciz ya da aile içi s¸iddet konusunda kadinlar çok daha zayif ve korumasiz bir durumdadir. Kadinlarimizin s¸iddet, cinsel taciz ve cinsel sömürünün hedefi olmaktan kurtarilmasi gerekmektedir. Medeni yasada bazi degisiklikler yapilmis olmakla birlikte bunlarin yeterli olmadigini görüyoruz. Özellikle bu konunun toplumumuz için sorumluluk olus¸turdug?unu düsünüyor ve herkesi bu sorumlulug?a sahip çikmaya çagiriyoruz. Kadinlarimizin güven ve huzur içinde yasadigi bir ülke yaratmak, basta karar alicilar olmak üzere hepimizin görevidir. Erkegiyle, kadiniyla, yaslisiyla, genciyle, kadina yönelik siddet ve benzeri, insan onurunu zedeleyen her türlü haksizliga karsi demokrasi ve adaletle mücadele edecegimiz, huzurlu baris dolu günlere erisme temennisiyle tüm kadinlarimizin Dünya Kadinlar Günü’nü kutluyorum.”