Hayat karar verme ve seçim yapma sürecidir derdi hocalarimizdan biri.   Daima problemlerden siyrilacak kapi arariz, kapida bekleriz, kapidan geçeriz, kapilar açar,kapilar kapariz.  Çok kapili bir yolda yolculuk ediyoruz. Her kapinin ardinda bambaska ufuklar sakli. Kapilara kapilmadan yürümek zor.  Kapinin ardindakini minicik tahmin edebilsek de bütünüyle görmek imkansiz . Yillar evvel canavarlar adli bir film izlemistim. Bir çocuk filmiydi .  Çocuk çigliklari biriktiriyordu canavarlar. Çünkü fabrika bu çigliklarin depolanmasiyla çalisiyordu. Çesit çesit , biçim biçim kapilarin ardinda bambaska çocuklar uyuyordu ve canavarin görevi onlari korkutup bagirmasini saglamakti.  Velhasil iyi yürekli canavar çocuklari korkutmak istemeyince isler karisti.   Acilardan enerji  devsiren insanlar vardir. “Hüzünler icad ettik kendimize, avunamadik” der Orhan Veli.Iste hüznüyle avunanlar oldugu gibi, derdim bana derman imis diyenler de var(Misri) . Yahut “elçek yaramdan tabip” diyen de var. Bizim filmdeki canavarda çocuk çigliklarindan enerji depolamayi içine bir türlü sindiremez ve kahkaha da ayni isi görmez mi diye düsünmeye baslar. Çok güldük ardindan aglamayalim  diye tahtaya vururuz . Mutlu olmaktan korkar gibi miyiz acaba? Dünya denen su çok kapili yolculukta  açamadigimiz ya da açip “keske hiç açmasaydim” dedigimiz kapilar  olmuyor mu? En çok da kapinin rengine, sekline kapiliriz. Ardindan ne var meçhul. Ancak içeri girince anlasilir . Pek tabi süslü kapidan ciliz bir insanlik, sade bir kapidan güzel bir yürek çikabilir. Hazineler saraylara da gizlenir   viranelere de... Biz bilmeyiz Sahibi bilir…Geçtigimiz kapidan memnunsak ne ala, yok degilsek çikmaktan bizi alikoyan ne? “Bazi kapilarin bize açilmayisi, önlerinde degil arkalarinda durdugumuzdandir” Ahmet Hamdi Tanpinar   Dr.Kadriye Isiklar Pürçek