Söze Kartacalı komutan Hannibal’ın (MÖ 247-181) meşhur sözü ile başlayalım “Ya bir YOL bulacağız ya da bir yol AÇACAĞIZ”.
Türkiye’de 40 yıllık TERÖRÜ Irak’ta 30 yıllık KAOSU bitirmenin bir yolu bulunmalıydı.
Ne askeri ne de siyasi hamleler sivrisinekleri öldürmekten öteye gitmedi, bu bataklık kurutulmalıydı ve sanki sonunda olacak gibi.
Bir çözüm YOLU bulundu adına da KALKINMA YOLU dendi.
Antik Roma yollarından ipek yoluna ve de baharat yoluna kadar tarih içinde yolların toplumlara kattıkları ve kazandırdıklarına bakıldığında YOL MEDENİYETTİR.
Keza cennet mekân II. Abdülhamid Han’ın Hicaz demiryolu hem BARIŞ hem de SAVAŞ zamanı Devlet-i Aliyye’ye katkılarını öngörmesi konunun ehemmiyetini tarihi kayıt olarak göstermiştir.
Ortadoğu’nun en büyük sorunu MEDENİYETİN BEŞİĞİ olduğu halde kendi TARİHİNDEN ve KÜLTÜRÜNDEN kopmuş, köksüz bir insan yığınına dönüşmüş olmasıdır.
Çağımızın konjonktürel şartlarında ÜRETİMİN doğuda, TÜKETİMİN batıda olmasının JEOPOLİTİK FIRSATI Anadolu topraklarından geçiyor.
İşte bu fırsatı avantaja çevirerek WIN and WIN (kazan/kazan) metodu ile üretenin, ulaştıranın ve tüketenin kazandığı çok stratejik bir hamle yapılıyor ve sanırım bir TAŞ ile çok KUŞ vurulmuş olacak.
Irak’ın Basra körfezindeki LAV limanından başlayarak Anadolu topraklarına kadar 1200 km uzunluğunda hem kara hem demiryolu yapılarak tarihi BAHARAT YOLUNUN yeniden ihyası yapılmış olacak gibi görünüyor.
Tüm tarihin akışını değiştiren Amerika Kıtasının keşfinin baharatın merkezi Hindistan’a ulaşmak için yeni BİR YOL bulmak olduğunu hatırlarsak yapılan işin ehemmiyetini daha iyi kavramış olacağız.
Tarihin en büyük KÜLTÜREL ve TİCARİ kazancı YOL sayesinde olmuştur.
Bu kazancın yolu da İPEK ve BAHARAT YOLU olmuştur.
Ülke içinde yapılan DUBLE YOLDAN sonra şimdi de ülke dışında DUBLE HAT yapılacak.
Basra Körfezi ile Anadolu topraklarının buluşacak olması üstelik aynı anda hem terör hem ticaret konusunu çözerek deyim yerindeyse tam bir MULTI TASKING (çoklu görev) örneği olacak.
Yapılacak olanları görünce üstad Necip Fazıl’ın şu dizesini içimizden geçirmemek mümkün değil ‘’yol onun, varlık onun gerisi hep angarya.
Yüz üstü çok süründün ayağa kalk Sakarya (Anadolu)’’.
Türkiye hem ürün hem de kültür konusunda tam bir lojistik merkezi olabilir.
Rabbimiz ümmetimizi ve milletimizi kendilerine nimet verdiklerinin DOSDOĞRU YOLUNA ilet (Fatiha).
Son söz: Yol GÖTÜRÜR, ULAŞTIRIR ve BULUŞTURUR.