Türkiye ömrümüzün göğüdür
Bazen, kapalı, bazen güneşli, fırtınalı, yağmurlu veya duru.
Fakat hep orada
Başımızın üstünde…
Türkiye ömrümüzün göğüdür der şair İbrahim Tenekeci.
Ülkemiz yuvamızdır.
Yuvayı sadece kafasının üzerindeki çatı sanmak hayata miyop bakmaktır.
İlber Ortaylı “tarihin dikkate alacağı bir değişim en az 250 yılı kapsamalıdır” diyor.
Bu arada İlber hocamız 100 yıla armağan bir de kitap yayımladı adı: Cumhuriyetin doğuşu, kurtuluş ve kuruluş yılları.
Bir ülkenin ve bir yönetim biçiminin ilk yüzyılı bir bebeğin ömrünün ilk yılına eş değerdir.
İlk yılda bebek dünyaya, ailesine, kendi akciğerleriyle nefes almaya, çevreyle iletişim kurmayı öğrenir.
Ve bir bebeğin birinci yaşı çok kıymetlidir.
Artık yaş almıştır.
İlk döngüyü tamamlamıştır.
Artık her ay ve mevsimi ikinci kez yaşayacaktır.
Deneyimlidir.
Güneşi, rüzgarı, yaprağı, örümceği, ağlamayı, gülmeyi, anneyi, babayı, haylaz çocukları, isteklerini nasıl elde edeceğini öğrenmiştir.
Birinci yaşa kavuşan bebek bir eşikten atlamıştır.
Bir bebeğin birinci yaşına denktir bence Cumhuriyetimizin birinci yüzyılı.
Cumhuriyetimiz bir eşikten atladı.
“Yüzümüz var” kutlamaya…
İkinci yüzyıl “istikbalin, insanlığın, iyinin yanında kalmanın” yüzyılı olsun.
100.yılı da şimdiden 200.yılı da kutlu olsun!
Dr. Kadriye Işıklar PÜRÇEK