Gözden kaçırmayın
Belkaracaören’de Sıcak Asfalt Çalışmaları BaşladıEge bölgesinde yer alan illerimizin kurmus oldugu EDEF (Ege Davet ve Etkinlik Federasyonu) ADEF (Anadolu Davet Etkinlik Federasyonu) ve TEFED ( Tüm Etkinlik Federasyonu )ile birleserek kurmakta olduklari TESKON ( Tüm Etkinlik Sektörü Konfederasyonu ) ortak basin açiklamasi yapti. ETKINLIK SEKTÖRÜNDEN NORMALLESME AÇIKLAMALARINA SERT TEPKI “ ARTIK GÜNAH KEÇISI OLMAK ISTEMIYORUZ ” “VIRÜS BIZIMLE YAYILMADI. ETKINLIKLER BENZER ALANLARLA AYNI ANDA BASLASIN” 15 aydir faaliyet alanlari kapali olan davet ve etkinlik sektörünün temsilcileri, etkinliklerin yapilmadigi dönemde 60 binlere ulasan vaka sayilarinda etkinliklerin hiç bir bir payi olmadigini belirterek basinda kulis bilgisi olarak çikan kademeli normallesme takvimine sert tepki gösterdiler. Son dokuz ayda virüsün yayilmasina neden olan tüm alanlarda faaliyet baslatilirken dügün, davet ve diger etkinliklerin Temmuz ayina ötelenmesinin kabul edilemeyecegini söyleyen sektör temsilcileri on binlerce firma ve 1 milyondan fazla etkinlik çalisaninin 17 Mayis’ta islerine dönmeyi bekledigini bildirdiler. 15 aydir kapali olan etkinlik sektöründe firmalarin da çalisanlarin da dayanacak gücünün kalmadigini hatirlatan sektör temsilcileri artik günah keçisi olmak istemediklerini, adil bir uygulamayla turizm ve yiyecek - içecek sektörü gibi benzer alanlarla ayni anda faaliyete baslamalari gerektigini savundular. Tüm Etkinlik Sektörü Federasyonu, Anadolu Davet ve Etkinlik Federasyonu ile Ege Davet ve Etkinlik Federasyonu’nun öncülügünde kurulmakta olan Tüm Etkinlik Sektörü Konfederasyonu ( TESKON ) adina konusan Baskan Erol Yildirim, dügün ve etkinliklerin sadece bir kutlama ya da eglenceden ibaret olmadigini, 50’ye yakin meslek grubuna dogrudan is saglayan etkinlik sektöründe 1 milyondan fazla etkinlik çalisaninin 15 aydir issiz oldugunu hatirlatti. Geç kalan açiklamayla sektörün bir yil daha kaybetme tehlikesiyle karsi karsiya kaldigini ifade eden Yildirim, degil bir yil, bir gün bile kaybetme sanslarinin kalmadigini söyledi. Kafe ve restoranlarda, turizm otellerinde yasanan salgin riskinin denetimli etkinlik mekanlarinda yasanabilecek riskten çok daha büyük oldugunu savunan Erol Yildirim, denetimli mekanlarda yapilan kontrollü etkinliklerin daha güvenli oldugunu asagidaki cümlelerle açikladi: “ Hes kodu ve maske ile giris yapilacak denetimli mekanlarda yapilacak dügünler ve diger davetler filyasyonu mümkün organizasyonlardir. Katilan misafirler bellidir ve takibi mümkündür. Ayrica insanlarin yil içinde dügün ve davetlere katilim sayisi dikkate alindiginda etkinliklerde geçirilen toplam süre diger riskli alanlarda geçirilen toplam riskli süre ile karsilastirilamayacak kadar azdir. Bir insan, bir yilda ortalama iki - üç dügüne ya da kurumsal davete katilir ve davetlerde geçirdigi sürenin yillik ortalamasi, alti ile dokuz saat arasindadir. Etkinliklerde geçirilen yillik toplam süre, toplu tasima, AVM, Pazar yeri, kafe, restoran ve diger kalabalik alanlarda geçirilen haftalik toplam sürenin çok çok altindadir.” Anadolu Davet ve Etkinlik Sektörü Federasyonu Baskani Murat Köksal da dügün salonlari basta olmak üzere tüm etkinlik mekanlari ve etkinlik firmalarinin 17 Mayis’ta islerine dönmeyi bekledigini vurgulayarak sunlari söyledi: “Salgin ile mücadelede birçok çeliski yasaniyor ve etkinlik firmalari ile etkinlik çalisanlari yasanan bu çeliskileri hayret ve tepkiyle izliyor. Örnegin; 3 bin kisiyi agirlayan bir otelde her türlü animasyon, yemek ve eglence devam ederken ayni otelin 300 kisilik kontrollü bir dügünü yapamiyor olmasi anlasilir bir uygulama degil. Gün boyu hizmet veren restoran ve kafelerde insanlar dip dibe yemek yiyebiliyor ama denetimli bir dügün salonunda 1 buçuk metre uzakliktaki masalarda yemek servisi riskli bulunuyor. Etkinlik sektörü firmalari ve 1 milyondan fazla çalisani, seyirci alinan maçlara, sampiyonluk kutlamalarina, protesto gösterilerine, binlerce insanin katildigi cenaze törenlerine, kalabalik kongrelere gösterilen müsamahanin sira kendilerine geldiginde neden tükendiginin cevabini ariyor.” “Yakin süreçte tüm bilim kurulu üyelerimize mail ile ulasmaya çalistik. Etkinlik süreçlerini ve etkinlik alanlarini en iyi bilen uzmanlar olarak alinacak önlemlerin belirlenmesine destek olmak istedigimizi ifade ederek hazirladigimiz raporu kendilerine ilettik. Ancak, tek bir bilim kurulu üyemizden bile bu çabamiza dönüs alamadik. Konunun uzmanlari olarak bizi dikkate almayan bilim kurulu üyelerimizin ellerinde yeterli uzmanlik bilgisi ve salginin etkinliklerden yayildigina dair bilimsel veri olmadan akillarina gelen ilk önlemin etkinliklerin kisitlanmasi olmasini da saskinlikla izliyoruz. Taninmis bilim insanlarimizdan Osman Müftüoglu, dügünlerin dört aydir yapilmadigi dönemde televizyona çikip virüs dügünlerden yayiliyor dediginde sektör olarak günah keçisi ilan edildigimizden emin olduk.“ “Etkinlik sektörü, devletine ve toplum sagligina gösterdigi saygi ile korona virüs ile mücadelede üzerine düsen sorumlulugu yerine getirmis ve pandemide toplam 13 ay çalismamistir. Ancak 60 bini asan vaka sayilarina ulasildiginda sadece etkinlik sektörünü kapali tutarak salginin önlenemeyecegi de herkes tarafindan görülmüstür.” “Etkinlik sektörü, bir yil öncesinden baslayarak rezervasyonla çalisan bir sektör oldugu için açilis tarihin geç açiklanmasi, yüksek sezonu 15 Mayis – 15 Ekim arasi olan sektöre bir kez daha zarar vermistir. Haziran ayi rezervasyonlari kismen alinabilmis ancak belirsizlik yüzünden Haziran ayi için yapilan anlasmalar da riske girmistir. Haziran’da etkinliklerin yapilamamasi durumunda etkinlik mekanlari ve etkinlik sahipleri bu yilda hukuksal süreçlerle karsi karsiya gelme tehlikesine girmislerdir. Etkinlik sektörünün 15 aydir yasadigi kayiplar ve faaliyete geçmesi gecikirse yasayacagi kayiplar dikkate alinarak ilk açilacak sektör olmasi ve olumlu ayrimcilik ile korunmasi gerekmektedir” Pandemi sürecinde ülkenin tüm illerinde dernekleserek etkinlik konfederasyonu kurulus asamasina ulasan etkinlik sektörü temsilcileri, etkinlik sektörünün Türkiye ekonomisinde önemli bir paya sahip oldugunu ve etkinliklerin baslamasi ile yasanan kayiplarin da önüne geçilecegini belirterek asagidaki ekonomik verileri paylastilar: ETKINLIK SEKTÖRÜNÜN TÜRKIYE EKONOMISINDEKI PAYI Etkinlik sektörü firmalarinin temel faaliyet alanlari, özel etkinlikler basliginda toplayabilecegimiz dügünler ve diger özel davet organizasyonlari ile kurumsal etkinlikler basliginda toplayabilecegimiz kongre, toplanti ve fuar organizasyonlaridir. Dügün ve Diger Özel Davet Etkinlikleri TÜIK verilerine göre 2019 yilinda ülkemizde yaklasik 550.000 çift evlenmis olup 2020 yilinda yapilamayan dügünler eklendiginde 2021 yili içerisinde yaklasik 600.000 çiftin evlenmesi beklenmektedir. Dügün sektörünün, kiz isteme merasiminden baslayarak aile birliginin ve yuvanin kurulmasi ile sonlanan süreç içindeki tüm harcamalar dikkate alindiginda yillik ortalama 90 milyar TL islem hacmine sahip oldugu degerlendirilmektedir. Evlilik kutlamasi olan dügünlerin disinda kalan sünnet, dogum günü, evlilik yildönümü ve diger özel etkinlikler bu ekonomik hacme dahil degildir. Kongre, Toplanti Ve Fuar Etkinlikleri M.I.C.E sektörü olarak adlandirilan kurumsal etkinlik sektörü ise, 150 bin kisiye dogrudan, 600 bin kisiye ise dolayli yoldan katki saglamaktadir. Yilda 70 binden fazla organizasyonun gerçeklestirildigi toplam 8 milyar dolara yakin aktif büyüklügü olan kurumsal etkinlik sektörü, 50'den fazla sektör ile ticari iliski içerisindedir. Afyon HABERI
Yorumlar
Yorum Yap