8 Mart Dünya Kadinlar GünüKutlu olsun

Gözden kaçırmayın

Resmi gazetede yayınlandı 16 ile yeni vali atandı

SEHITLERIMIZE RAHMET DILIYORUM. Bitlis’te askeri helikopterin düsmesi sonucu sehit olan kardeslerimize Allah’tan rahmet, aile ve dostlarina sabirlar, yarali askerlerimize acil sifalar diliyorum. Böyle bir olayin bir daha yasanmamasini niyaz ediyorum. Milletimizin basi sag olsun. 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ Bugün 8 Mart Dünya Kadinlar Günü olarak kabul edilmis. Tarihçesine baktigimizda tekstil fabrikasinda çalisan kadinlarin düsük ücret, uzun mesai saatleri ve sagliksiz çalisma kosullari nedeniyle yaptiklari grevde çikan yangin sonucu hayatlarini kaybetmeleri olarak baslamistir. Bugün 8 Mart tarihini güya bir güzellik olarak sunan kapitalizm, sebep oldugu olumsuzluklari düzeltmek yerine, sömürü ve istismara son gaz devam etmektedir. Kadini ucuz is gücü olarak kullanmak için her türlü yola basvurmaktadir. Iste bugün yapilan kadina özgürlük, kadinin kendi ayaklari üzerinde durabilmesi gibi propagandalardan tutun da, Kadina Siddeti Önleme Yasasi, Istanbul Sözlesmesi, Toplumsal Cinsiyet Esitligi gibi projelerin tümünde asil amaç kadini korumak degil, kadini ucuz isgücü olarak kullanabilmektir. Kadinin hak ettigi deger senede bir gün hediyeler takdim etmekle degil, yasaminin her aninda hak ettigi sevgi ve saygiyi vermekle olabilir Bizim degerlerimizde kadin bir sömürü araci degil, aksine hizmet edilmeye layik olan ayaklarinin altina cennet serilen, han’im olan, sultan olan, emanet olan, hanimefendi olan yüksek bir degerdir. OKULLARIN AÇILMASI Bu hafta itibari ile okullarda sinavlar basladi. Ekonomik durumu iyi olan ögrenciler bir sekilde bir seyler ögrendi. Ama durumu iyi olmayan yüzbinlerce ögrenci hiçbir sey ögrenemedi. Simdi bu çocuklar ayni sinava girecek. Sunu sormak istiyorum; ekonomik durumu iyi olmayan çocugun sinavdan alacagi not kimin notu olacaktir? Ögrencinin notu mu? Yoksa ona ögretime ulasma imkanini veremeyen Milli Egitim Bakani’nin notu mu? Ya da yabanci ülkelerin pek çogunun okullari açmasina karsilik, dünyada okullari en uzun süre kapali tutan iktidarin notu mu? Uzaktan ögretim ile egitimde esitsizlik daha da artmistir. Okullarin açilmasi ne kadar çok aksarsa, ögrenme kaybi da o kadar büyük olmaktadir. Bu nedenle önümüzdeki süreçte acil olarak yapilmasi gerekenler; 1- Okullarin güvenle açilabilmesi için gerekli kosullari en kisa sürede saglanmasidir. 2- Okullari güvenli bir sekilde açtiktan sonra okullarin kapali oldugu dönemin ögrenme kayiplarini tespit etmek, çocuklarin bu süreçte kaybettikleri sosyal ve duygusal sagligi yeniden temin etmek, ek egitim yaklasimlariyla esitsizlikleri gidermek için gerekli tedbirleri alarak kaybi telafi etmektir. 3- Ortada tam bir yilini kaybetmis milyonlarca çocuk göz önüne alindiginda önümüzdeki süreçte egitim ögretim alaninda sadece öncekinden farkli degil, egitimi bütünüyle ele alarak bir “acil eylem plani” hayata geçirilmelidir. INSAN HAKLARI EYLEM PLANI Iktidar Insan Haklari Eylem Plani diye bir plandan söz ediyor. Diyelim ki; bunlar kanunlasti ne degisecek? Zihniyet degismeden sadece kanunlari ,nizamlari, tüzükleri degistirmek bir mana ifade etmiyor. Esas mesele yaklasimda, zihniyette, is tutusta degisiklik. Eger bunlar saglanmazsa sadece kagit üzerinde birtakim ifadeleri dile getirerek hiçbir konuyu düzeltemezsiniz, adalet bunun basinda gelir. Adalet; haksizliklar karsisinda mazlumun yaninda olmaktir, iktidarin yaninda, güçlünün yaninda degil. BASIN ÖZGÜRLGÜ Adalet; fikir ve düsünce hürriyetini korumaya matuf olmalidir. Kendisi gibi düsünmeyenleri, kendisini elestirenleri düsman görmek, hain ilan etmek adaletle bagdasmaz. Bugün pek çok gazeteci sadece iktidari elestirdigi için pek çesitli sikintilara maruz kalmaktadir. Bunun bir örnegi de ne yazik ki; sehrimizde yasanmistir. Sehrimize yapilacagi söylenen Yeni Belediye Binasi ile ilgili sokak röportaji yapan bir basin mensubu Belediye Baskani’nin haksiz tepkisine maruz kalmistir. Simdi Sayin Baskan’a sormak istiyorum; bir gazetecinin sehre yapilacak bir yatirimi sehir halkina sormasindan daha dogal ne olabilir? Bir gazetecinin yapmasi gereken en önemli sey soru sormak, halkin kafasinda olusabilecek sorulara cevap aramak degil midir? Halkin belli konuda ne düsündügünü ögrenmek için ücretler verilerek arastirma sirketleriyle anlasildigi bir zamanda, bu isi ücretsiz yapan bir çalismada sizi rahatsiz eden nedir? Gösterdiginiz bu tepki Gönül Belediyeciligi ile bagdasiyor mu? Buradan sunu da ifade etmek isterim ki; bizim Belediye Baskani’nin sahsiyla ilgili hiçbir sikintimiz yoktur. Kendisini yipratmak ya da rencide etmek gibi bir düsüncemiz olmadi, olmaz. Biz sadece yapilan ve ya yapilacak icraatlarin hatali ve ya eksik yönlerini dile getiriyoruz. Hepsi bu. Erbakan hocamizin söyledigi ‘hayra motor, serre fren’ olma gayretindeyiz. KENTSEL DÖNÜSÜM Kentsel dönüsümle ilgili olarak ihalenin tekrar ertelendigi basina yansidi. Sorunlarin giderilmesi için zamana ihtiyaç olabilir. Bu açidan güzel bir haber. Yalniz bu zaman dilimi iyi degerlendirilmeli ve bir an önce sonuca varilmalidir. Zira belirsizlik te insani çok yipratan bir durumdur. 15 Subat tarihinde bir erteleme olmustu. Bildigimiz kadariyla o günden bu güne kadar halkimiza yapilan bir açiklama olmadi. Bu sürede ne gibi ilerlemeler saglandi. Bunlarin açiklanmasi ve halk ile daha sik bir araya gelinmesinde fayda olacagini düsünüyoruz. Çevre Ve Sehircilik Bakani’nin sehrimize gelecegini basindan ögrendik. Sayin Bakan’a Ak Parti Milletvekilleri ve Belediye Baskani tarafindan su net olarak ifade edilmelidir; burada yasayan insanlar servetlerine servet katmak istemiyor, ekstra para kazanmak istemiyor, yikilacak evi kadar bir ev istiyor ki, bu da onlarin en dogal hakki. Bölgede yasayan hiçbir insanimizin magdur edilmedigi bir çözüme ulasilmasini ümit ediyoruz. Bu düsüncelerle hepinize tesekkür ediyor, hayirli günler diliyorum. Saadet Partisi Afyonkarahisar Merkez Ilçe Baskani Orhan Arslan. Afyon HABERI