MAYISBugün 1 Mayıs, dünyanın gerçek anlamda kutsal olan en önemli değeri, emeğin bayramı. İşçi sınıfının, uzun yıllar süren hak mücadelesiyle hak ettiği kazanımların bayramı.Her ne kadar BAYRAM desem de ortada ne bayram var ne de kutlanacak bir kazanım. 1977-80 yıllarında genç bir emekçi olarak DİSK’e bağlı Maden-İş sendikası işyeri temsilcisi ardından 1987-1994 yılları arasında OTOMOBİL-İŞ SENDİKASI işyeri temsilcisi olarak görev alan biri olarak dünden bugüne bakınca içime bir hüzün çöküyor.O yıllarda işçi sınıfının, güçlü bir örgütü ve bu örgütten güç alan büyük bir etkinliği vardı. Bu gücü demokratik yöntemlerle alt edemeyeceğini anlayan küresel sermaye ve onun yurt içindeki uzantıları 12 Eylül 1980 darbesini planladılar.ABD’nin “Bizim çocuklar başardı.” Dönemin TİSK Başkanı Halit Narin’in “Şimdiye kadar işçiler gülüyordu. Şimdi gülmek sırası bizde.” diyerek keyifle ellerini ovuşturduğu o günlerden bu yana köprülerin altından çok sular aktı; ama işçi sınıfına doğru değil de işveren havuzuna doldu. İşten çıkarma nedeni olarak kullanılmakta. Bu yüzden ülkemizde sendikalı işçi sayısı çok az. 14 milyon işçiden, 1 milyon 859 bin kişi sendikalı. Kaldı ki bunların çoğu da aslında sendika olmayan çakma örgütlere üye.İşsizlik, özellikle genç işsizlik zirvelerde. Emekliler ikinci bir işte çalışmadan ayakta duramıyor artık. Tüm giderleri devletçe karşılanan, buna rağmen yıllardır en üst düzeyden çift dikiş maaş alanların başı; “Oh ne ala, çift dikiş!”İş kazası bile denemeyecek onlarca olayda her yıl yüzlerce işçi hayatını kaybediyor ve hemen daima ölen suçlu.İşsizlerin derdine çare olarak kurulan işsizlik fonundaki paraların dağılımına bakıyoruz. Bu havuzdan işverenlere aktarılan para, işçilere ödenenin iki katı.Son dönemlerde işçilerin en büyük güvencesi olan kıdem tazminatının üstünde kara bulutlar dolanıyor Cilalı açıklamalara bakılırsa, kıdem tazminatının üstünde leş kargaları dönmekte. Yazık ki ne muhalefetten ne de işçi sendikalarından dişe dokunur bir tepki var.İşçi kardeşlerimiz, kasabın bıçağını yalayan kuzular gibi, tüm kazanımlarını adım adım yok eden hükümeti desteklemekten vazgeçemiyor Mehmet Mahmut YıldızŞahlanış Partisi Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Vekili
Yorumlar
Yorum Yap